Arnavutköy'de Ege`yi yaşamak isteyenlere...
Mönüsü ağırlıklı Ege ve Akdeniz'in birbirinden leziz otlarından oluşan Melengeç'te Tire Köftesi ve Şahdutlu tatlısı, tanımayanların mutlaka tatması gereken lezzetlerden.
İçinde yaşadığınız şehir, dünyanın en önemli deniz yollarından birinin üzerindeyse, şehrin tadına en doyulmaz ve insanlar için en değerli manzarası doğal olarak boğaz kıyılarında oluyor. Bu eşsiz manzaranın keyfini sürerken bir de ülkenin en güzel lezzetleriyle buluşabilmek sahici bir şas oluyor. Arnavutköy'ün büyüleyici manzarasıyla, Ege'nin lezzetlerini birleştiren Melengeç, Arnavutköy vapur iskelesinin hemen karşısında ve her katının pencerelerinde paha biçilmez bir manzaraya sahip.
Yemek yelpazemizin gittikçe doğu kaynaklı kebaplarla dolduğu şu günlerde Melengeç, kuruluş amacına uygun olarak işletmeci Nevin Filiz'in eşi Aziz Şenol'un memleketi Tire'den yola çıkıp bütün Ege ve Akdeniz mutfağını İstanbul'luların önüne seriyor.
Ege ve Akdeniz dendiğinde akla ilk balık gelmesine rağmen, yörenin asıl cevherleri olan ve bölgeye has otlarla çeşitlendirilmiş olan yemekler ön plana çıkıyor. Mönünün hiç balık içermemesi ilk anda Akdeniz mutfağına ters gibi gelsede, bilinen kimi tatların, İstanbul'da az bilinen otlarla lezzenlendirildiğinde hem rakı hem de şaraba mükemmel eşlik edebildiğini şaşırarak görüyor insan.
Kabak çiçeği dolması, Tire usulü yaprak sarması, patlıcan balığı, Tire köftesi ve ebegümeci bu lezzetlerden sadece birkaçı. Restoranın yörenin lezzetlerini tam anlamıyla müşterileriyle paylaşma arzusu nedeniyla mönü, hava ve mevsim şartlarına göre değişiklikler gösterebiliyor. Sunulan yemekler konusundaki diğer bir ayrıntıysa, kullanılan yağ ve bitkilerin sayesinde tüm yemeklerin oldukça hafif olması.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder